Haritamda kasabanın konumuna bakacağım.
- I'll look up the location of the town on my map.
William Maya kentlerinin konumu ve takımyıldızlarındaki yıldızların konumu arasında bir ilişki keşfetti.
- William has discovered a correlation between the location of Mayan cities and the position of stars in constellations.
Haritamda kasabanın konumuna bakacağım.
- I'll look up the location of the town on my map.
William Maya kentlerinin konumu ve takımyıldızlarındaki yıldızların konumu arasında bir ilişki keşfetti.
- William has discovered a correlation between the location of Mayan cities and the position of stars in constellations.
Ancak, mevcut rüzgar miktarı konumu ve yılın sezonu ile değişir.
- However, the amount of wind available varies with the location and the season of the year.
Onların konumu nedir?
- What's their location?
Her yıl kendimi farklı bir yerde buluyorum.
- Every year I find myself at a different location.
O, evin yerini sordu.
- She asked about the location of the house.
Bana mekanı e-postayla gönderir misin?
- Can you email me the location?
Bana bu haritada kampınızın yerini gösterin.
- Show me the location of your camp on this map.
Rehberimiz bize otelin yeriyle ilgili yanlış bilgi verdi.
- Our guide misinformed us about the location of the hotel.
O mevkideki bir kitapçı hayatta kalmak için yeterli para para kazanmaz.
- A bookstore in that location wouldn't make enough money to survive.
The Ontario tunnel was not located in pursuance of the law relating to tunnel-sites. Lewis failed to follow up his discovery of mineral therein with any effort whatever towards completing the statutory location of a mining claim.