Bir hafta önce lisansımın süresini uzattım.
- I had my licence renewed a week ago.
Benim lisansımda üç nokta var.
- I have three points on my licence.
Ben geçici bir ruhsat aldım.
- I've got a provisional licence.
O ehliyetsiz araç kullanıyor.
- He drives without licence.
O yirmi sekiz yaşına kadar ehliyet almadı.
- He didn't get a driving licence until he was twenty-eight.
O kadının sürücü ehliyeti yok.
- She doesn't have a driving licence.
O yirmi sekiz yaşına kadar ehliyet almadı.
- He didn't get a driving licence until he was twenty-eight.
Ruhsatsız balık avlamaktan ceza yedim.
- I was fined for fishing without a license.
Ruhsatın olmadan balık tutmaya gitmemelisin.
- You aren't supposed to go fishing without a license.
Topladığımız tüm cümleleri Creative Commons Attribution lisansı altında serbest bırakıyoruz.
- We're releasing all the sentences we collect under the Creative Commons Attribution license.
Benim lisansım hâlâ askıda.
- My license is still suspended.
Özel plakanız var mı?
- Do you have special licence plates?
Ehliyetimi geçen ay yenilettim.
- I had my driver's license renewed last month.
Bir araba sürebilmek için önce bir ehliyete sahip olmalısın.
- You must have a driver's license before you can drive a car.
Tom'un bir izin belgesi var mı?
- Does Tom have a license?
Ehliyetine bakmama izin ver.
- Let me take a look at your driver's license.
Tom'un bir izin belgesi var mı?
- Does Tom have a license?
They accused them of sexual licence and homosexuality.