Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

lacking the ability to cut easily; not sharp

listen to the pronunciation of lacking the ability to cut easily; not sharp
الإنجليزية - التركية

تعريف lacking the ability to cut easily; not sharp في الإنجليزية التركية القاموس.

dull
{s} sıkıcı

Açıkçası, onun konuşmaları her zaman sıkıcı. - Frankly speaking, his speeches are always dull.

Bu kulüp korkunç şekilde sıkıcıdır. Dans alanı boş ve sigara içme verandası tıka basa doludur. - This club is fearfully dull. The dance floor is empty and the smoking patio is packed.

dull
{s} kör, kesmez (bıçak, makas v.b.)
dull
{s} donuk, sönük (renk)
dull
anlamaz
dull
ölü
dull
güç öğrenen
dull
yavan
dull
duygusuzlaştırmak
dull
körleşmek
dull
(renk/hava/vb.) sönük
dull
sönükleştirmek
dull
yavaş düşünen
dull
boğuk
dull
donuklaşmak
dull
{s} duygusuz
dull
{f} sersemletmek
dull
kafası işlemez
dull
{s} fersiz
dull
{f} duygularını köreltmek
dull
{f} uyuşturmak
الإنجليزية - الإنجليزية
dull