You don't have to use a dictionary when you read this book.
- Bu kitabı okurken sözlük kullanmak zorunda değilsin.
Ladies and gentlemen, please notify the people to stop contributing to global warming and use nature-friendly equipment.
- Bayanlar ve baylar, lütfen insanları küresel ısınmaya katkıda bulunmayı bırakmaları ve doğa dostu ekipmanlar kullanmaları için uyarın.
I haven't used French in a long time and I've forgotten a lot of words.
- Uzun süredir Fransızcayı kullanmadım ve birçok kelime unuttum.
I used to use Twitter, but then found it a bit boring, so I stopped using it.
- Twitter'ı kullanırdım, fakat sonra onu sıkıcı biraz buldum, bu yüzden onu kullanmayı durdurdum.
It took me some time to learn how to drive a car.
- Araba kullanmayı öğrenmek biraz vaktimi aldı.
Men don't drive as well as women.
- Erkekler, kadınlar kadar iyi araba kullanmaz.
Application developers decided to use a functional programming language.
- Uygulama geliştiricileri bir fonksiyonel programlama dili kullanmaya karar verdi.
They don't use chairs or tables.
- Onlar sandalye ya da masa kullanmazlar.
You'll burn your hands if you don't use a potholder or oven mitts!
- Tutacak ya da fırın eldivenleri kullanmazsan ellerini yakarsın!
We have two unused rooms in our house.
- Evimizde kullanmadığımız iki oda var.
I urged Keiko to stop using people for her own convenience.
- Kendi yararı için insanları kullanmayı bırakması için Keiko'ya baskı yaptım.
I used to use Twitter, but then found it a bit boring, so I stopped using it.
- Twitter'ı kullanırdım, fakat sonra onu sıkıcı biraz buldum, bu yüzden onu kullanmayı durdurdum.
I told her to wear sunblock.
- Ona güneş kremi kullanmasını söyledim.
I told them to wear sunblock.
- Onlara güneş kremi kullanmalarını söyledim.
The handling of dynamite is dangerous.
- Dinamit kullanmak tehlikelidir.
She is used to handling this machine.
- O, bu makineyi kullanmaya alışıktır.
I wish to exercise my right to remain silent.
- Sessiz kalma hakkımı kullanmak istiyorum.
Everyone should exercise their right to vote.
- Herkesin oy hakkını kullanması gerekir.
The policeman arrested him for drunken driving.
- Polis alkollü araç kullanmaktan onu tutukladı.
Tom has been driving without a license since he was thirteen.
- Tom, on üç yaşından beri ehliyetsiz araba kullanmakta.
Are you sure you don't want to use the toilet before you go?
- Gitmeden önce tuvaleti kullanmak istemediğinden emin misin?
She just had to use her Puss-In-Boots look and I was her devoted servant.
- O sadece Çizmeli Kedi görüntüsünü kullanmak zorunda kaldı. Ben onun sadık uşağıydım.
Only members of the club are entitled to use this room.
- Yalnızca kulüp üyeleri bu odayı kullanma hakkına sahiptir.
Harnessing the power of the tides could be very helpful to coastal communities.
- Gelgitin gücünü kullanmak kıyı topluluklarına çok yardımcı olabilir.
Every person has the power to abuse their privileges.
- Her kişi, ayrıcalıklarını kötüye kullanma gücüne sahiptir.
Alcohol abuse is a serious problem on campus.
- Alkolü kötüye kullanma kampüste ciddi bir sorundur.
I've quit using French with you.
- Seninle Fransızca kullanmayı bıraktım.
By using Tatoeba one learns languages.
- Bir insan Tatoeba'yı kullanarak dil öğrenir.
I was too drunk to drive.
- Araba kullanmak için çok sarhoştum.
It is a colossally bad idea to drive without a driver's license.
- Ehliyetsiz araba kullanmak, çok kötü bir fikirdir.
Na'vi language is used in Avatar.
- Na'vi dili Avatar'da kullanılır.
The gym is used for the ceremony.
- Spor salonu, tören için kullanıldı.
Compared with the old model, this is far easier to handle.
- Eski modelle karşılaştırıldığında bunu kullanmak çok daha kolaydır.
We have to take that chance.
- Biz o fırsatı kullanmak zorundayız.
We have to take the stairs, because the elevator is being repaired.
- Merdivenleri kullanmak zorundayız, çünkü asansör tamir ediliyor.
I wish to exercise my right to remain silent.
- Sessiz kalma hakkımı kullanmak istiyorum.
It is forbidden to smoke.
- Sigara kullanmak yasaktır.
Some people try to gain advantage by exploiting their personal contacts.
- Bazı insanlar kendi kişisel bağlantılarını kullanarak avantaj kazanmaya çalışır
Atomic energy can be utilized for peaceful purposes.
- Atom enerjisi barışçıl amaçlarla kullanılabilir.
I want you to utilize that object.
- O nesneyi kullanmanı istiyorum.
I used to use Twitter, but then found it a bit boring, so I stopped using it.
- Twitter'ı kullanırdım, fakat sonra onu sıkıcı biraz buldum, bu yüzden onu kullanmayı durdurdum.
It is a term used to describe the warming of the earth due to increasing amounts of carbon dioxide in the atmosphere.
- O, atmosferdeki karbon dioksit miktarlarının artmasından dolayı Dünyanın ısınmasını tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
Many young people make use of their summer vacation to climb Mt. Fuji.
- Birçok genç insan yaz tatilini Fuji Dağına tırmanmak için kullanıyor.
Let's make use of our time wisely.
- Zamanımızı akıllıca kullanalım.
Windows is the most used operating system in the world.
- Dünyada en çok kullanılan işletim sistemi Windows'tur.
Uranium is used in the production of nuclear power.
- Uranyum, nükleer gücün üretiminde kullanılmaktadır.
The police found two crushed mobile phones in a trash can near the site of the killings and are attempting to exploit the data contained in them.
- Polis cinayetlerin bulunduğu yere yakın bir çöp kutusunda ezilmiş iki cep telefonu buldu ve onların içerdikleri veriyi kullanmaya çalışıyor.
Some people try to gain advantage by exploiting their personal contacts.
- Bazı insanlar kendi kişisel bağlantılarını kullanarak avantaj kazanmaya çalışır
Sami was wielding a knife.
- Sami bir bıçak kullanıyordu.
Do you know how to wield an épée?
- Epeyi nasıl kullanacağını biliyor musun?
Notice how the player uses his elbows.
- Oyuncunun dirseğini nasıl kullandığına dikkat edin.
Do you usually use a pick when you play the guitar?
- Gitar çaldığında bir mızrap kullanıyor musun?
Are you planning on voting?
- Oy kullanmayı planlıyor musun?
I refrained from voting.
- Oy kullanmaktan kaçındım.
Using the horn at night should be avoided. At night, flash the headlights instead.
- Geceleri korna kullanmaktan kaçınılmalı. Gece onun yerine farları yak.
Tom doesn't have enough experience to operate a train.
- Tom bir treni kullanmak için yeterli deneyime sahip değildir.
Of course, a license is needed to operate a crane.
- Elbette, vinç kullanmak için bir lisans gerekli.
It is dangerous to ride a motorbike without a helmet.
- Kasksız motosiklet kullanmak tehlikelidir.
Don't misuse this product!
- Bu ürünü kötüye kullanma.