تعريف konsequent في ألمانية التركية القاموس.
- {konzek'vent} tutarlı, mantıklı
- konzek'vent tutarlı, mantıklı
- birbirine uygun
- uyumla
تعريف konsequent في الإنجليزية التركية القاموس.
- logical
- {s} mantıksal
Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır.
-Prime numbers are like life; they are completely logical, but impossible to find the rules for, even if you spend all your time thinking about it.
Bu kitap bellek ve mantıksal düşünmelerini geliştirmek isteyen herkes için faydalı olacaktır.
-This book will be useful to anyone who wants to improve their memory and logical thinking.
- logical
- {s} tutarlı
- logical
- uygun
Türkçe çok kurallı ve mantığa uygun bir dil.
-Turkish is a very regular and logical language.
- logical
- {s} mantıklı (kimse)
- logical
- logically mantığa göre
- logical
- mantıklı olarak
- logical
- mantıka ait
- logical
- mantıki
- logical
- esemeli
- logical
- {s} makul
- rigorously
- sertçe
- logical
- {s} mantıklı
Onun görüşü oldukça mantıklı.
-His view is quite logical.
Onun argümanı mantıklı idi.
-His argument was logical.
- logical
- (Tıp) lojikal
- logical
- mantığa uygun
Türkçe çok kurallı ve mantığa uygun bir dil.
-Turkish is a very regular and logical language.
- thorough
- adamakıllı
Polis binaları adamakıllı araştırdı.
-The police searched the premises thoroughly.
Tom'u adamakıllı sorumlu bir birey olarak düşünüyorum.
-I consider Tom a thoroughly responsible individual.
المصطلحات ذات الصلة
تعريف konsequent في ألمانية الإنجليزية القاموس.
- thorough
- logical
- thoroughgoing
- unerringly
- rigorously
- consistently (proceeding without deviation)
- consistant
- konsequent (durchgehalten)
- consistent (without deviation)
- konsequent gegen etwas Stellung beziehen
- to take a hard line against
- konsequent vorgehen
- to proceed consistently
- Daher wäre es nur konsequent, auch diesen Antrag abzulehnen.
- Therefore, it would only be logical to also refuse this application
- bei etwas konsequent sein
- to be consistent in something/in doing something
- eine Sache konsequent unterstützen
- to consistently support a cause
- einen Rat konsequent befolgen
- to consistently act on an advice
- etw. konsequent anwenden
- to apply something consistently