The elephant is an enormous creature.
- Fil kocaman bir yaratıktır.
He has enormous fingers.
- Onun kocaman parmakları vardır.
This is the first time I've seen a strawberry this huge.
- Böyle kocaman bir çileği ilk defa görüyorum.
A huge monster is coming down the mountain.
- Kocaman bir canavar dağdan aşağıya iniyor.
This giant table occupies the entire room.
- Bu kocaman masa tüm odayı işgal ediyor.
The thieves stole the giant gold coin without being noticed by security guards or activating the alarm system.
- Hırsızlar güvenlik görevlileri tarafından fark edilmeden veya alarm sistemini harekete geçirmeksizin kocaman altın madeni paraları çaldılar.
Tom took a big bite out of his sandwich.
- Tom sandviçten kocaman bir lokma aldı.
Tom took a big bite out of Mary's sandwich.
- Tom Mary'nin sandvicinden kocaman bir lokma aldı.
A huge monster is coming down the mountain.
- Kocaman bir canavar dağdan aşağıya iniyor.
She owns a gigantic house.
- O, kocaman bir eve sahip.
Do you want to see something gross?
- Kocaman bir şey görmek istiyor musun?