He always stands aloof from the masses.
- O her zaman kitlelerden uzak duruyor.
The true makers of history are the masses.
- Tarihin gerçek yapımcıları kitlelerdir.
He always stands aloof from the masses.
- O her zaman kitlelerden uzak duruyor.
The mass of the audience supported him.
- Seyirci kitlesi onu destekledi.
The fun thing about crowdsourcing is letting other people do the work for us.
- Kitlekaynak kullanımı hakkında en eğlenceli şey başka insanların bizim işimizi yapmasına izin vermektir.
The novelist talked to a large audience.
- Romancı büyük bir okuyucu kitlesiyle konuştu.
The mass of the audience supported him.
- Seyirci kitlesi onu destekledi.
He is a mass of faults.
- O bir hatalar kitlesi.
A cloud is a mass of vapor.
- Bulut bir buhar kitlesidir.