If you aren't careful about what you eat, you'll put back on all the weight that you spent so much time losing.
- Eğer ne yediğine dikkat etmezsen, bu kadar uzun zaman kaybederek verdiğin bütün kiloyu geri alacaksın.
Tom swerved hard, losing control of his car.
- Tom arabasının kontrolünü kaybederek yoldan çıktı.
Being on the losing team is disappointing.
I was beginning to lose my cool.
- Soğuk kanlılığımı kaybetmeye başlıyordum.
Tom never loses his cool.
- Tom soğukkanlılığını asla kaybetmez.
She forgave him for losing all her money.
- O, tüm parasını kaybettiği için onu bağışladı.
I can't talk with my father without losing my temper.
- Kendimi kaybetmeden babamla konuşamam.
I have lost my watch.
- Kol saatimi kaybettim.
Tom lost no time in parting with the money.
- Tom parayı elden çıkarmak için zaman kaybetmedi.
I've mislaid my watch.
- Kol saatimi kaybettim.