katlayarak

listen to the pronunciation of katlayarak
التركية - الإنجليزية
enfolding
folding
katla
{f} fold

Quickly Sadako tried to fold the paper before she fell asleep. - Sadako uykuya dalmadan önce hızlı bir şekilde kağıdı katlamayı denedi.

He was sitting with his arms folded. - Kolunu katlamış oturuyordu.

katla
{f} folding

Tom was sitting in the living room folding laundry. - Tom çamaşırları katlarken oturma odasında oturuyordu.

Take this folding umbrella with you. It might come in handy. - Bu katlanan şemşiyeyi yanına al. Yararlı olabilir.

katla
{f} enfolding
katla
cuttle
katla
{f} tuck
katla
fold up
katla
enfold
katla
{f} folded

Ken folded the blanket in half. - Ken battaniyeyi ikiye katladı.

He was sitting with his arms folded. - Kolunu katlamış oturuyordu.

التركية - التركية

تعريف katlayarak في التركية التركية القاموس.

KATLÂ
(Osmanlı Dönemi) (Katîl. C.) Öldürülmüş kimseler