His mistake was intentional.
- Onun hatası kasıtlıydı.
Tom made this mistake intentionally.
- Tom bu hatayı kasıtlı olarak yaptı.
We skipped his turn on purpose.
- Biz kasıtlı olarak onun sırasını atladık.
Susan broke the dish on purpose to show her anger.
- Susan, öfkesini göstermek için kasıtlı olarak tabak kırdı.
I'm sure that wasn't intentional.
- Onun kasıtlı olmadığına eminim.
Tom made this mistake intentionally.
- Tom bu hatayı kasıtlı olarak yaptı.