Tom made this mistake intentionally.
- Tom bu hatayı kasıtlı olarak yaptı.
He broke the window intentionally.
- O pencereyi kasıtlı olarak kırdı.
She looked at me in a deliberate way and left the meeting room.
- Kasıtlı bir şekilde bana baktı ve toplantı salonundan ayrıldı.
He deliberately broke the glass.
- O, camı kasıtlı olarak kırdı.
Tom purposely wore his shirt inside out just to irritate Mary.
- Tom sadece Mary'yi kızdırmak için gömleğini kasıtlı olarak ters giydi.
You purposely gave the wrong answer, didn't you?
- Kasıtlı olarak yanlış cevap verdin, değil mi?
I'm sure that wasn't intentional.
- Onun kasıtlı olmadığına eminim.
Tom made this mistake intentionally.
- Tom bu hatayı kasıtlı olarak yaptı.
Tom made this mistake intentionally.
- Tom bu hatayı kasıtlı olarak yaptı.
He broke the window intentionally.
- O pencereyi kasıtlı olarak kırdı.
Police think the fire was deliberately lit.
- Polise göre yangın kasıtlı olarak çıkarıldı.
Fadil killed Layla very deliberately.
- Fadıl, Leyla'yı kasıtlı olarak öldürdü.
You're intentionally throwing the game.
- Sen kasıtlı olarak yeniliyorsun.
I'm never gonna intentionally get drunk.
- Ben asla kasıtlı olarak sarhoş olmayacağım.
You purposely gave the wrong answer, didn't you?
- Kasıtlı olarak yanlış cevap verdin, değil mi?
Did you do that purposely?
- Onu kasıtlı olarak mı yaptın?
We skipped his turn on purpose.
- Biz kasıtlı olarak onun sırasını atladık.
I broke the vase on purpose.
- Vazoyu kasıtlı olarak kırdım.
Tom made this mistake intentionally.
- Tom bu hatayı kasıtlı olarak yaptı.
Yes, I did this intentionally.
- Evet, bunu kasıtlı yaptım.