He drew two squares on the blackboard.
- O tahtaya iki kare çizdi.
The boxes are rectangular, not square.
- Kutular dikdörtgendir, kare değil.
A square has four corners.
- Bir karenin dört köşesi vardır.
A square has four sides.
- Bir karenin dört kenarı vardır.
My summer school dress is blue and white checkered.
- Yazlık okul elbisem mavi ve beyaz kareli.
He reviewed the footage frame by frame.
- O, kamera görüntüsünü kare kare gözden geçirdi.
I have seen every frame of Dan's movies.
- Ben Dan'in filmlerinin her karesini gördüm.