karşılanmak

listen to the pronunciation of karşılanmak
التركية - الإنجليزية
(İhtiyaçlar, beklentiler vs.) To be satisfied

The needs are satisfied by the new developed recycling system.

to be received
to be met, be welcomed
welcomed
go down
karşıla
meet

Rain or shine, the athletic meet will be held. - Her durumda, atletik karşılaşma düzenlenecek.

When meeting a person for the first time, keep the conversation light. - Biriyle ilk defa karşılaştığında,konuşmayı hafif sürdür.

karşıla
countervail
karşıla
{f} countervailing
karşıla
{f} welcoming

Please help me in welcoming Tom. - Lütfen Tom'u karşılamam da bana yardım et.

Where's the welcoming committee? - Karşılama komitesi nerede?

karşılanma
compensation
ihtiyaçları karşılanmak
be provided for
iyi karşılanmak
(söylev) go down well
karşıla
afford

I don't think I can afford this. - Bunu karşılayabileceğimi sanmıyorum.

It's a luxury we can't afford. - Karşılayamayacağımız bir lüks.

karşıla
defray

The government was compelled to defray the costs of the war. - Hükümet savaş maliyetleri karşılamak zorunda kaldı.

karşıla
counter
sevgiyle karşılanmak
be greeted with love
sevgiyle karşılanmak
be welcomed with love
التركية - التركية
Karşılama işi yapılmak
karşılanma
Karşılanmak işi
karşılanmak
المفضلات