kapsayıcılık

listen to the pronunciation of kapsayıcılık
التركية - الإنجليزية
(Politika, Siyaset) comprehensiveness
{n} the quality of containing much in few words or a narrow compass
the state of being comprehensive
{i} extensiveness, quality of being large in scope; thorough understanding of a subject or subjects
an ability to understand a broad range of topics; "a teacher must have a breadth of knowledge of the subject"
The quality of being comprehensive; extensiveness of scope
completeness over a broad scope
kapsa
{f} including
kapsa
{f} comprising
kapsa
{f} subsuming
kapsa
enclose
kapsa
{f} cover

The warranty doesn't cover normal wear and tear. - Normal aşınma ve yıpranma garanti kapsamında değildir.

The patrol cars cover the whole of the area. - Devriye arabaları alanının tamamını kapsamaktadır.

kapsa
{f} involving
kapsa
{f} covering
kapsa
{f} containing
kapsa
{f} contained
kapsa
subsume
kapsa
covered

Tom is no longer covered by his parents' health insurance. - Tom artık ebeveynlerinin sağlık sigortası kapsamında değil.

Accidental damage isn't covered by the warranty. - Kaza hasarları garanti kapsamında değildir.

التركية - التركية

تعريف kapsayıcılık في التركية التركية القاموس.

kapsa
Romalılar'ın el yazması rulolarını ve tuvalet eşyalarını koydukları, çoğunlukla silindir biçiminde tahta, fildişi veya medenden kutu
kapsayıcılık
المفضلات