kapatan

listen to the pronunciation of kapatan
التركية - الإنجليزية
screener
questions used to screen for appropriate respondents
The call screener answers the calls made to the show, gets basic information from the caller, and preps that person to go on air The screener is looking for calls that are on topic, compelling, and that will add to the show
A question that is used to identify qualified respondents
The questionnaire used to qualify and recruit participants for focus group research
{i} person or thing that sorts or filters; one who covers, camouflager; one who hides, concealer
A person who screens
a guard at an airport who checks passengers or their luggage at a security checkpoint
kapa
coop in
kapa
{f} switching off
kapa
{f} shut

He checked that all the doors were safely shut. - Bütün kapıların güvenli bir şekilde kapatılıp kapatılmadığını kontrol etti.

I wish you would shut the door when you go out. - Keşke dışarı çıktığın zaman kapıyı kapatsan.

kapa
shut down

There is a possibility that we won't have to shut down the factory. - Fabrikayı kapatmak zorunda olmayacağımıza dair bir olasılık var.

Tom shut down his computer. - Tom, bilgisayarını kapattı.

kapa
{f} inclose
kapa
power off

Please do not power off or unplug your machine. - Lütfen makinenizi kapatmayın ya da fişini çekmeyin.

kapa
{f} shutting

Would you mind shutting the door? No, not at all. - Kapıyı kapatmamın sakıncası var mı? Hayır hiç sakıncası ok.

Would you mind shutting the door? - Kapıyı kapatır mısın?

kapa
power#off
kapa
coop up
kapa
turn#off
iştah kapatan
unappetizing
kapa
coopup
kapa
obturate
kapa
closing

The library is closing. - Kütüphane kapatılıyor.

I'm closing my store. - Mağazamı kapatıyorum.

kendi kendine patlağını kapatan
(lâstik) self-sealing
yolu kapatan engel
roadblock
التركية - التركية

تعريف kapatan في التركية التركية القاموس.

kapa
Ticari değer taşıyan yaprak tütünlerin düşük kaliteli olanı
kapatan
المفضلات