As a rule I get up at six o'clock, but yesterday morning I got up at eight.
- Genellikle saat altıda kalkarım, fakat dün sabah sekizde kalktım.
Bill got up so early that he caught the first train.
- Bill çok erken kalktı ve ilk treni yakaladı.
I usually get up at eight o'clock.
- Genellikle saat sekizde kalkarım.
I always get up at six.
- Her zaman altıda kalkarım.
Their plane will soon take off.
- Onların uçakları yakında kalkacak.
I saw a jumbo jet take off.
- Bir jumbo jetin kalktığını gördüm.