تعريف kalır في التركية الإنجليزية القاموس.
- stays
Tom usually stays at five-star hotels.
- Tom genellikle beş yıldızlı otellerde kalır.
Like many students at our school, Tom stays up until late at night studying.
- Okulumuzdaki birçok öğrenci gibi, Tom geç saatlere kadar gece eğitimine kalır.
- remain for
- kal
- {f} remain
Words fly, texts remain.
- Söz uçar, yazı kalır.
Words fly away, the written remains.
- Söz uçar, yazı kalır.
- kal
- devolve
- kal
- hover over
- kal
- {f} stay
I can't stay here forever.
- Sonsuza dek burada kalamam.
I want to stay here longer.
- Burada daha uzun kalmak istiyorum.
- kal
- {f} staying
A man named George was staying at a hotel.
- George adında bir adam bir otelde kalıyordu.
I'm now staying at my uncle's.
- Şu an amcamın evinde kalıyorum.
- kal
- {f} remaining
The reason both brothers gave for remaining bachelors was that they couldn't support both airplanes and a wife.
- Her iki erkek kardeşin bekar kalmak için ileri sürdüğü neden onların hem uçaklara hem de bir eşe bakamayacaklarıydı.
The door remaining locked up from inside, he could not enter the house.
- Kapı içeriden kilitli kaldığı için, o, eve giremedi.
- Geveze kişi ya işinden kalır ya da yolundan
- (Atasözü) Jabbering causes loss of time and money
- Sona kalan dona kalır
- (Atasözü) - Early bird catches the worm.- First come, first served
- aşağı kalır yeri/yanı olmamak
- to be at least as good (as)
- dene kadar uygulamada kalır
- (Politika, Siyaset) it shall apply fromto
- dünya malı dünyada kalır
- (Atasözü) You can't take it with you
- horoz ölür, gözü çöplükte kalır
- (Atasözü) One can never become reconciled to losing rank, wealth, or power
- kal
- word, talk
- kal
- snub
- kal
- remains
The problem remains to be solved.
- Sorun çözülmeden kalır.
He remains calm in the face of danger.
- O, tehlike karşısında sakin kalır.
- kelimeler yetersiz kalır
- it baffles description
- kelimeler yetersiz kalır
- it beggars description
- kusursuz dost arayan dostsuz kalır
- (Atasözü) A person who looks for perfection in his friends ends up friendless
- sel gider, kum kalır
- (Atasözü) Don't get excited about those things that are here today and gone tomorrow; think instead of those things that you must contend with over a long period of time
- sona kalan dona kalır
- (Atasözü) A slowpoke gets left out in the cold./Slothful people lose out
- üçten bir çıkarsa iki kalır
- three minus one equals two