التركية - التركية
تعريف kaftan في التركية التركية القاموس.
- (Osmanlı Dönemi) Ekseriya mükâfat ve taltif olarak giydirilen süslü üstlük elbise. Hil'at, esvab
- Daha çok gönül almak ve mükâfatlandırmak için giydirilen üstlük, hil'at
- Eskiden giyilen kolsuz, önden açık, uzun ve geniş kesimli giysi
- Daha çok gönül almak ve mükâfatlandırmak için giydirilen üstlük, hilat
- üste giyilen, kumaştan yapılan, uzun, süslü ve astarsız elbise, hilat
- Çoğu ipekten yapılan, bir çeşit uzun, süslü üst giysisi
- Çoğu ipekten yapılan, bir çeşit uzun, süslü üst giysisi: "Başkasına ait sırmalı kaftanı giymektense, kendi malım olan eski hırkayı tercih ederim."- Ö. Seyfettin
- (Osmanlı Dönemi) CÜZZET
- (Osmanlı Dönemi) ITAF
- (Osmanlı Dönemi) HAFTAN
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف kaftan في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- A long tunic worn in the Eastern Mediterranean
- A long dress or shirt similar in style to those worn in the Eastern Mediterranean
- see caftan. another spelling of caftan
- a (cotton or silk) cloak with full sleeves and sash reaching down to the ankles; worn by men in the Levant
- a woman's dress style that imitates the caftan cloaks worn by men in the Near East
- {i} caftan, long belted tunic made of rich fabric worn by men in the Middle East; long loose dress worn by women; loose shirt
- caftan
- {n} a kind of habit, a Persian garment
- caftan
- It is generally fastened by a belt or sash
- caftan
- A caftan is a long loose garment with long sleeves. Caftans are worn by men in Arab countries, and by women in America and Europe. a long loose piece of clothing, usually made of silk or cotton, and worn in the Middle East (kaftan, from , from qaftan)
- caftan
- A long dress or shirt similar in style to those worn in the Eastern Mediterranean
- caftan
- To clothe with a caftan
- caftan
- A long tunic worn in the Eastern Mediterranean
- caftan
- A garment worn throughout the Levant, consisting of a long gown with sleeves reaching below the hands
- caftan
- a (cotton or silk) cloak with full sleeves and sash reaching down to the ankles; worn by men in the Levant a woman's dress style that imitates the caftan cloaks worn by men in the Near East
- caftan
- {i} kaftan, long belted tunic made of rich fabric worn by men in the Middle East; long loose dress worn by women
المصطلحات ذات الصلة
التركية - الإنجليزية
تعريف kaftan في التركية الإنجليزية القاموس.
- robe
He wore a robe over his pajamas.
-O, pijamasının üstüne kaftan giydi.
- hist. robe of honor, caftan
- decorating (the spire of a minaret) with lights
- caftan, kaftan
- kaftan
- {i} caftan
- kaftan giydirmek
- 1. hist. to invest (someone) with a robe of honor. 2. to decorate (the spire of a minaret) with lights
- kaftan giymek
- hist . to receive a robe of honor
- biçilmiş kaftan
- appropriate
- Felek kimine kaftan giydirir kimine yelek kimine kavun yedirir kimine kelek
- (Atasözü) A man must live according to his destiny
- Felek kimine kaftan giydirir kimine yelek kimine kavun yedirir, kimine kelek
- (Atasözü) A man must live according to his destiny
- biçilmiş kaftan
- Just what the doctor ordered
- biçilmiş kaftan
- tailor-made
- biçilmiş kaftan
- Cut out for something
- biçilmiş kaftan
- The very thing
- biçilmiş kaftan
- Just the rıght thing for, just what was needed
- biçilmiş kaftan
- cut out for
I'm just not cut out for this kind of work.
-Sadece bu tür iş için biçilmiş kaftan değilim.
I'm not cut out for gambling. Maybe I'm just unlucky, but working for my pay is more of a sure thing.
-Ben kumar için biçilmiş kaftan değilim. Belki sadece şanssızım fakat maaşım için çalışmak daha emin bir şeydir.
- biçilmiş kaftan
- down one's alley
- biçilmiş kaftan
- cut out for sth
- biçilmiş kaftan
- up one's alley
- biçilmiş kaftan olmak
- to be tailor-made for, to be up sb's alley
- biçilmiş kaftan olmak
- be designed to
المصطلحات ذات الصلة
kaftan
الواصلة
kaf·tanالنطق
علم أصول الكلمات
() Via Russian кафтан, from Turkish kaftan.Resimler
السابق
المفضلات