There's a hair in my soup.
- Çorbamda bir kıl var.
Tom doesn't have hairy arms.
- Tom'un kıllı kolları yok.
Fiber-optic cables are made up of tiny glass fibers which are as thin as human hairs.
- Fiber-optik kablolar insan kılları kadar ince minik cam elyafından oluşur.
Tom has really hairy arms.
- Tom'un gerçekten kıllı kolları var.
Tom has a hairy chest.
- Tom'un kıllı bir göğsü var.
We escaped death by a hair's breadth.
- Kıl payı ölümden kurtulduk.
Tom just missed the train.
- Tom kıl payı treni kaçırdı.