kümesi

listen to the pronunciation of kümesi
التركية - الإنجليزية
drove of
küme
cluster

Clyde Tombaugh also discovered several star clusters, a comet and more than a hundred asteroids. - Clyde Tombaugh ayrıca farklı yıldız kümeleri, bir kuyruklu yıldız ve yüzden fazla asteroid keşfetti.

küme
stack
küme
clump
küme
(Askeri,Matematik,Teknik) set

The set of prime numbers is countable. - Asal sayılar kümesi sayılabilir.

The set of real numbers is uncountable. - Reel sayılar kümesi sayılamazdır.

küme
{i} league
küme
{i} family
parlak yıldız kümesi
star dust
birim kümesi
(Bilgisayar) volume set
bulut kümesi
cloud bank
disk kümesi
(Bilgisayar) disk pack
dosya kümesi
(Bilgisayar) file set
karakter kümesi
(Bilgisayar) charset
kesi kümesi
(Bilgisayar) cut-set
kesi kümesi
cutset
kuvvet kümesi
(Matematik) power set
küme
(Bilgisayar) clusters

Clyde Tombaugh also discovered several star clusters, a comet and more than a hundred asteroids. - Clyde Tombaugh ayrıca farklı yıldız kümeleri, bir kuyruklu yıldız ve yüzden fazla asteroid keşfetti.

küme
windrow
kısıt kümesi
(Bilgisayar) constraint set
teker kümesi
(Bilgisayar) disc pack
tepki kümesi
(Bilgisayar,Kimya) reaction set
yedek kümesi
(Bilgisayar) backup set
yedekleme kümesi
(Bilgisayar) backup set
çerçeve kümesi
(Bilgisayar) frameset
çiçek kümesi
(Botanik, Bitkibilim) glomerulus
çözüm kümesi
solution set
küme
{i} heap
küme
tuft
küme
group
küme
batch
küme
conglomerate
küme
lump
küme
troop
küme
pile

Tom separated the items into three piles. - Tom eşyaları üç kümeye ayırdı.

küme
crop
küme
gob
küme
bank
küme
agglomeration
küme
{i} sprinkling
küme
{i} cloud
tavuk kümesi
chicken coop
Küme
site
arı kümesi
swarm
belgeler kümesi
(Bilgisayar) set of documents
bulut kümesi
cumulus
bulut kümesi
woolpack
bölüm kümesi
(Matematik) quotient set
damga kümesi
(Matematik) index set
denet kümesi
(Dilbilim) control group
denetim kümesi
control stack
denetleme kümesi
(Dilbilim) control group
dilbilgisi kümesi
(Dilbilim) grammatical category
dizin kümesi
(Bilgisayar) directory cluster
duman kümesi
a puff of smoke
enzim kümesi
(Biyokimya) enzyme battery
form alan kümesi
(Bilgisayar) form fieldset
görüntü kümesi
(Matematik) image set
hedef kümesi
(Askeri) target concentration
indeks kümesi
(Matematik) index set
kalem kümesi
(Bilgisayar) pen set
komut kümesi
instruction deck
konut kümesi
(İnşaat) housing cluster
kuluçkaya yatırılan yumurtalar kümesi
clutch
küme
aggregate
küme
sports league
küme
division
küme
clamp
küme
conglomeration
küme
cluster , set
küme
mass
küme
heap, pile, mass; group; cluster; troop, flock; (bitki, ağaç) clump; (bulut, vb.) bank; league; set
küme
stockpile
küme
heap, mound, pile
küme
aggregation
küme
congeries
küme
flock
küme
drove
küme
{i} knot
nil'de yüzen ağaç ve bitki kümesi
sudd
ortam kümesi
(Bilgisayar) media set
pozitif tamsayılar kümesi
(Matematik) positive integers
semptom kümesi
(Pisikoloji, Ruhbilim) symptom cluster
soluk kümesi
(Dilbilim) breath group
strateji kümesi
(Politika, Siyaset) strategy set
tavuk kümesi
hencoop
tavuk kümesi chicken coop;
(small) chicken house or henhouse
taşıl kümesi
fossil community
uzay kümesi
space group
vurgu kümesi
(Dilbilim) stress group
yineleme kümesi tanımı
(Bilgisayar) replica set description
yöneysel simge kümesi
vector symbol set(VSS)
yıldız kümesi
asterism
yıldız kümesi
configuration
yıldız kümesi
star cluster
çatlak kümesi
joint set
çift sekizli karakter kümesi
double-byte character set(DBCS)
çiçek kümesi
glomerule
ünlü kümesi
(Dilbilim) vowel cluster
üye kümesi
(Askeri) element set
şerit kümesi
tape cluster
التركية - التركية

تعريف kümesi في التركية التركية القاموس.

küme
Tümsek biçimindeki yığın
küme
(sıfat) Tomar: "Yaver Bey bir küme mektubu usulcacık Mustafa Kemal Paşanın önüne koymuş."- Y. K. Karaosmanoğlu
küme
(spor) Koşularda, kendiliğinden oluşan yarışçı gruplarının her birine verilen ad
küme
(pedagoji) Bir dershanede öğrencilerin, belli bir eğitim veya öğretim amacıyla bir süre için oluşturdukları takım veya öbek
küme
Birçok canlının veya nesnenin oluşturduğu topluluk, grup: "Tarla kuşları Mustafa'nin şabanı altından yeni kurtulmuş olan kaba çığır üzerine kümeyle konarak buldukları tohumlara gaga çalmakta idiler."- N. Nâzım
küme
(spor) Takımların durum ve nitelikleri göz önünde bulundurularak belli sayıdaki takımdan oluşturulan topluluk, lig
Küme
lig
Küme
(Osmanlı Dönemi) KEVME
küme
Birçok canlının veya nesnenin oluşturduğu topluluk, grup
küme
Birbirine benzer veya aynı cinsten olan şeylerin oluşturduğu bütün, takım, öbek, grup: "Tarla kuşları Mustafa'nın sabanı altından yeni kurtulmuş olan kaba çığır üzerine kümeyle konarak buldukları tohumlara gaga çalmakta idiler."- N. Nâzım
küme
Cevizli sucuk
küme
öbek
küme
Tomar
küme
Bir dershanede öğrencilerin, belli bir eğitim veya öğretim amacıyla bir süre için oluşturdukları takım veya öbek
küme
Takımların durum ve nitelikleri göz önünde bulundurularak belli sayıdaki takımdan oluşturulan topluluk, lig
küme
Koşularda, kendiliğinden oluşan yarışçı gruplarının her birine verilen ad
küme
Lig, grup
küme
Durum ve nitelikleri göz önünde bulundurularak belli sayıdaki takımdan oluşturulan topluluk, lig
tavuk kümesi
Tavukların korunması ve bakımı için yapılmış özel kümes
yıldız kümesi
Aynı takımdan meydana gelen yıldız topluluğu
kümesi
المفضلات