Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
التركية - الإنجليزية
تعريف kötücül في التركية الإنجليزية القاموس.
- {s} malevolent
The ancient Gnostics believed that this material world was innately malevolent.
-Antik dönem Gnostikleri maddesel dünyanın içkin olarak kötücül olduğuna inanıyorlardı.
- {s} malicious
- {s} malignant
- malicious, malevolent; evil
- path. malignant
- malign
- cankered
- unholy
- malicious, malevolent; malignant
- wicked
- corrupt
- {s} virulent
- vicious
- kötücül kansızlık
- path. pernicious anemia
- kötücül ur
- carcinoma
- kötücül ur
- path. cancer, malignant tumor
- kanser gibi kötücül gelişme
- cancerous growth
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف kötücül في التركية التركية القاموس.
- Tehlikesi olan, habis
- Kötülük eden, zarar veren
- Kötülük isteyen (kimse)
- Tehlikesi olan, habis (hastalık veya ruh)
- habis
kötücül
الواصلة
kö·tü·cülResimler
السابق
المفضلات