What's the square root of 100?
- 100'ün kare kökü kaç?
Money is the root of all evil.
- Para tüm kötülüklerin köküdür.
This discovery has the potential to radically change the field.
- Bu keşif alanı kökünden değiştirmek için potansiyele sahiptir.
It was a radical change.
- O bir köklü değişiklikti.
When you watch television or listen to the radio, the music which you hear is often African in origin.
- Televizyon izlediğinde ya da radyo dinlediğinde, dinlediğiniz müzik genellikle Afrika kökenlidir.
The custom originated in China.
- Gelenek Çin kökenlidir.
Employers cannot refuse to hire workers because of their race, religion, ethnic origin, skin colour, sex, age, marital status, disability or sexual orientation.
- İşverenler ırkları, dinleri, etnik kökenleri, deri renkleri, cinsiyetleri, yaşları, medeni durumları, engellilikleri ya da cinsel yönelimleri nedeniyle işçileri işe almayı reddemezler.
The orchardist grafted an apple bud onto the rootstock.
- Meyve bahçesi uzmanı bir elma tomurcuğunu kök gövde üzerine aşıladı.
He stumbled on the stump.
- O, kök kalıntısı üzerinde tökezledi.
The roots of this tree go down deep.
- Bu ağacın kökleri derinlere uzanıyor.
Pull the plant up by the roots.
- Bitkiyi kökleriyle çekin.
The cube root of twenty-seven is three.
- Yirmi yedinin küp kökü üçtür.