käufer

listen to the pronunciation of käufer
ألمانية - التركية
(in [die])[der] alıcı, müşteri
r. 'koyfır alıcı, müşteri
er {'kaufhaus} s büyük mağaza
satın alıcı
alışverişçi
satın almacı
der Käufer
alıcı
الإنجليزية - التركية

تعريف käufer في الإنجليزية التركية القاموس.

buyer
(Ticaret) alıcı firma
buyer
(Ticaret) satın alan kişi
buyer
alici
buyer
alıcı

Aklınızda bulunsun, bu koşullar altında başka bir alıcı bulmaktan başka alternatifimiz yok. - Bear in mind that, under such circumstances, we have no alternative but to find another buyer.

Tom düşüncesiz bir alıcı. - Tom is an impulsive buyer.

purchaser
müşteri
purchaser
satınalıcı
purchaser
alıcı
buyer
{i} satın alma görevlisi
buyer
{i} müşteri

Umarım bunun için bir müşteri bulabilirim. - I hope I can find a buyer for this.

Çoğu ev müşterisinin çok az hayal gücü vardır. - Most home buyers have very little imagination.

buyer
{i} satın almacı
ألمانية - الإنجليزية
purchaser (for final consumption)
buyers
buyer

Please understand that, under these circumstances, we have no other choice but to find another buyer. - Bitte verstehen Sie, dass wir unter diesen Umständen keine andere Wahl haben, als einen anderen Käufer zu finden.

Tom is an impulsive buyer. - Tom ist spontaner Käufer.

acquirer
acquirers
emptors
purchaser
emptor (rare) (in a single transfer of title)
purchasers
vendees
vendee
Verkäufer/Käufer einer Vorprämie
taker/giver for a call
aktiver Käufer (im Onlinehandel)
active buyer (in online trading)
gutgläubiger Erwerber/Käufer
purchaser for value without notice
gutgläubiger Erwerber/Käufer
bonafide purchaser for value
gutgläubiger Erwerber/Käufer
transferee in good faith
gutgläubiger Erwerber/Käufer
bonafide/innocent purchaser
meistbietender Käufer
highest bidder
potenzielle Käufer
potential acquirers