Tom'unki tıpkı Mary'ninki kadar yeni.
- Tom's is just as new as Mary's.
Küçük ev, şimdiye kadar tıpkı altındaki kadar iyi olmasına rağmen,eski püskü görünmeye başladı.
- The small house had come to look shabby, though it was just as good as ever underneath.
Sporcuların yedikleri yiyecek tam olarak ne tür egzersizleri yaptıkları kadar önemlidir.
- The food athletes eat is just as important as what kind of exercises they do.
Tam kapanacakken o mağazaya gitti.
- He went to the store just as it was going to close.