jesus christ, the savior; called the son of god, and the son of man

listen to the pronunciation of jesus christ, the savior; called the son of god, and the son of man
الإنجليزية - التركية

تعريف jesus christ, the savior; called the son of god, and the son of man في الإنجليزية التركية القاموس.

son
oğul

Şimdi büyük oğullar babalarından oldukça bağımsızlar. - The elder sons are now quite independent of their father.

O, arazisini oğulları arasında dağıttı. - He distributed his land among his sons.

son
erkek evlat.oğul
son
{i} çocuk

Bir çocuk bir şarkıdan daha çabuk ne öğrenir? - What will a child learn sooner than a song?

Şarkı söyleyen çocuk benim erkek kardeşimdir. - The boy singing a song is my brother.

son
it oğlu it
son
Hay Allah
son
evladım
son
piç oğlu piç
son
Hazreti İsa
son
{i} oğul, erkek evlat
son
son of a gun it kırıntısı
son
oğlu

Küçük oğlum araba sürebiliyor. - My little son can drive a car.

Benim bir oğlum ve bir de kızım var. Oğlum New York'ta ve kızım da Londra'da. - I have a son and a daughter. My son is in New York, and my daughter is in London.

son
oğlum

Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor. - You know what my idiot son's doing? Even now he's graduated from university he spends all his time playing pachinko instead of getting a job.

Küçük oğlum araba sürebiliyor. - My little son can drive a car.

son
{i} erkek evlât

Tom mükemmel erkek evlattır. - Tom is the perfect son.

O, şimdiye kadar sahip olduğumuz tek erkek evlat. - He is the only son that we have ever had.

الإنجليزية - الإنجليزية
son
jesus christ, the savior; called the son of god, and the son of man
المفضلات