jahrgangsstufe

listen to the pronunciation of jahrgangsstufe
الإنجليزية - التركية

تعريف jahrgangsstufe في الإنجليزية التركية القاموس.

year
sene

Geçen sene Bayan Kato sizin öğretmeniniz miydi? - Was Ms. Kato your teacher last year?

Bu, bizim geçen sene kaldığımız oteldir. - This is the hotel where we stayed last year.

year
{i} yıl

İki yılda ilk kez bir film izledim. - I saw a movie for the first time in two years.

O üç yıldır Japonya'da. - He has been in Japan for three years.

year
{i} yaş

Sam Tom'dan iki yaş küçük. - Sam is two years younger than Tom.

On yaşındayken gitar çalmayı öğrendim. - I learned to play guitar when I was ten years old.

year
her zaman

Böyle bir mikrodalga fırınla, her zaman Yılbaşı gecesidir! - With a microwave oven like this, it's always New Year's Eve!

Japonya bu yıl her zamankinden daha çok araba üretti. - Japan has produced more cars than ever this year.

year
daima

Ruslar Fransız yollarını kopyalar, ancak daima elli yıl sonra. - The Russians copy the French ways, but always fifty years later.

year
bir gezegenin güneş etrafinda döndüğü müddet
year
ihtiyarlık
year
zaman

Yılın hangi zamanında genellikle sahilde zaman geçirmek istersin? - What time of year do you usually like to spend time on the beach?

On yıl uzun bir zamandır. - Ten years is a long time.

year
year after year her sene
year
year in year out seneden seneye daima
year
(Askeri) yıl Z

Boston geçen yıl ziyaret ettiğim şehirlerden sadece biri. - Boston is just one of the cities I visited last year.

Tom geçen yıl zor günler geçirdi. - Tom had a rough time last year.

year
year by year seneden seneye
year
a year and a daybir sene bir gün
ألمانية - الإنجليزية
form (old use)
grade (school year group)
year