Dün davetiyeleri gönderdik.
- We've sent the invitations yesterday.
Tom ve Mary bütün arkadaşlarına düğün davetiyelerini postaladı.
- Tom and Mary mailed wedding invitations to all of their friends.
Davetiyeden 50 kopya bastık.
- We ran off 50 copies of the invitation.
Mary konser için bir davetiyeyi geri çevirdi.
- Mary declined an invitation to the concert.
Onun davetini kabul ettim.
- I accepted her invitation.
Hasta olduğum için daveti geri çevirmek zorunda kaldım.
- I had to decline the invitation because I was ill.