Tom inanılmaz değil mi?
- Isn't Tom incredible?
O, inanılmaz bir hikaye.
- That's an incredible story.
Ormanda harika bir gün geçirdik.
- We spent a fabulous day in the woods.
Onun kesinlikle harika olduğunu düşünüyorum.
- I think that's absolutely fabulous.
Tek boynuzlu at efsanevi bir yaratıktır.
- The unicorn is a fabulous monster.
Harika bir iş yaptın.
- You did an incredible job.
O hikaye gerçek olmak için çok olağanüstü.
- That story is too incredible to be true.
Sen gerçekten olağanüstüsün.
- You're really incredible.
... into all of the incredible forms we see today, including us, ...
... And the uptake has been incredible. ...