Gitgide daha çok insan obezleşiyor.
- More and more people are becoming seriously overweight.
Avrupa'da kamusal alanın yokluğu gitgide daha fazla hissediliyor.
- The lack of a public sphere in Europe is being felt more and more keenly.
O heyecanlandığında, gittikçe daha hızlı konuştu.
- As he grew excited, he spoke more and more rapidly.
Banka hizmetleri gittikçe daha pahalı oluyor.
- Bank services are getting more and more expensive.