in such a way as to cover

listen to the pronunciation of in such a way as to cover
الإنجليزية - التركية

تعريف in such a way as to cover في الإنجليزية التركية القاموس.

in a way
(deyim) bir bakima
over
yukarıda

Tom yukarıdan geçen bir helikopter duydu. - Tom heard a helicopter overhead.

Ocak ayında ihracat, geçen yılın aynı dönemine göre % 20 yukarıdaydı. - Exports in January were up 20% over the same period of last year.

over
-in (her) tarafında
over
süresince
over
-den çok
over
aşağıya

Tom şapkasını gözlerinin üzerine aşağıya indirdi. - Tom pulled his cap down over his eyes.

over
-in üzerine
over
karşıya
over
bitmiş

1920 yazına doğru Kızıl Panik bitmişti. - By the summer of 1920, the Red Scare was over.

Her şey bitmiş sayılmaz. - It ain't over till it's over.

over
üzerine

Helen'in forumu bir veya iki fırın eldiveni kullanılıp kullanılmayacağı üzerine uzlaşmaz bir bölünme yaşadı. - Helen's forum experienced an irreconcilable schism over whether to use one or two oven mitts.

Oğlunun ölümü üzerine ağladı. - She wept over her son's death.

over
öbür tarafa
in a way
bir bakıma

Bir bakıma uzun boyunlu ve dişsiz çok büyük çenesi olan dev dinozorlar gibi şu görüntüler ortaya çıktı. - Those shadows appeared in a way like giant dinosaurs, with a long neck and a very big jaw without teeth.

Sizin fikirleriniz bir bakıma doğru. - Your opinions are right in a way.

over
{e} çok

Dünyanın her yerinde çok sayıda insanlar barış istiyorlar. - A lot of people want peace all over the world.

Bayan Klein 80 yaşın üzerinde, ama hâlâ çok aktif. - Mrs Klein is over 80, but she's still very active.

over
tersine

Nalokson morfin türevi ilaçların aşırı dozunun etkilerini tersine çevirebilen hayat kurtarıcı bir ilaçtır. - Naloxone is a life-saving drug that can reverse the effects of an opioid overdose.

over
üstüne, üzerine; üstünde, üzerinde; üstünden, üzerinden
over
baştan başa

Tom şimdi baştan başa sözleşmeyi okuyor. - Tom is reading over the contract right now.

over
aşırı,-in üstünde
over
geçkin

300'ü geçkin insan tutuklandı. - Over 300 people were arrested.

over
altını üstüne
over
(Askeri) İLERİDE !: Gözcü tarafından, patlamaların gözetleme hattına göre hedefin ötesinde olduğunu belirtmek için yapılan bildirim. Bak. " short"
over
bütün karşıdan karşıya
الإنجليزية - الإنجليزية
in such a way as to cover

    الواصلة

    in such a way as to co·ver

    التركية النطق

    în sʌç ı wey äz tı kʌvır

    النطق

    /ən ˈsəʧ ə ˈwā ˈaz tə ˈkəvər/ /ɪn ˈsʌʧ ə ˈweɪ ˈæz tə ˈkʌvɜr/
المفضلات