Kısaca söylemek gerekirse, o, onun önerisini geri çevirdi. - To put it briefly, she turned down his proposal.
Kısaca söylemek gerekirse, o, onun önerisini geri çevirdi.
To put it briefly, she turned down his proposal.
Onu kısaca açıklayabilir misin? - Can you explain it briefly?
Onu kısaca açıklayabilir misin?
Can you explain it briefly?