in kenntnis gesetzt

listen to the pronunciation of in kenntnis gesetzt
الإنجليزية - التركية

تعريف in kenntnis gesetzt في الإنجليزية التركية القاموس.

informed
haberdar

Neden haberdar edilmedim? - Why wasn't I informed?

Polis kazadan bizi haberdar etti. - The police informed us of the accident.

informed
{s} bilgili

Tom her zaman beni bilgili tuttu. - Tom has always kept me informed.

O, bilgili bir insandır. - He is a well informed person.

informed
bilgilendirilmiş
advised
{s} tedbirli
informed
{f} bilgilendir

Polis kazayla ilgili bizi bilgilendirdi. - The police informed us of the accident.

O, plandaki değişiklikler hakkında beni bilgilendirdi. - He informed me about the changes in the plan.

advised
tavsiye etti

Ben ona dinlenmesini tavsiye ettim. - I advised him to take a rest.

Erken bir başlangıcı tavsiye etti. - He advised an early start.

instructed
öğretici
advised
{s} iyice düşünülmüş
advised
tavsiye et

Erken bir başlangıcı tavsiye etti. - He advised an early start.

Ben ona dinlenmesini tavsiye ettim. - I advised him to take a rest.

advised
{s} düşünceli
informed
{s} haberi olan
informed
{s} bilgili, haberli
informed
{s} bilgi alan
informed
{s} aydın
informed
{s} tahsilli
ألمانية - الإنجليزية
informed
briefed on
instructed
minuted about
advised