imzalanmış

listen to the pronunciation of imzalanmış
التركية - الإنجليزية
autographic
signed

Everyone has a signed contract. - Herkesin imzalanmış bir sözleşmesi var.

Tom has a t-shirt that was signed by Bill Gates. - Tom'un, Bill Gates tarafından imzalanmış bir tişörtü var.

imzala
{f} sign

We were tied to our decision because we signed the contract. - Sözleşme imzaladığımız için kararımıza bağlıydık.

Please sign your name here. - Lütfen burayı imzalayın.

imzala
{f} signed

Prospectuses must be signed by two sponsor representatives. - Prospektüsler iki sponsor temsilci tarafından imzalanmalıdır.

The Florida treaty was signed in February 1819. - 1819 yılının Şubat ayında Florida antlaşması imzalandı.

imzala
sign on

Please sign on the dotted line. - Lütfen noktalı çizginin üzerini imzala.

Hey, I didn't sign on for this. - Hey, bunun için imzalamadım.

imzala
{f} signing

By signing the contract, I committed myself to working there for another five years. - Sözleşmeyi imzalayarak, beş yıl daha kendimi orada çalışmaya adadım.

I'm not signing anything. - Ben bir şey imzalamıyorum.

imzala
sign out
imzala
sign off

He could not sign official papers. - Resmî evrakları imzalayamadı.

imzala
autograph

Would you please autograph this book? - Lütfen bu kitabı imzalar mısınız?

After the concert, Tom signed autographs. - Tom konserden sonra kendi el yazılarını imzaladı.

imzalanmış
المفضلات