Ben yaz boyunca amcamın evinde kaldım.
- I stayed at my uncle's during the summer.
Roger bulabildiği herhangi bir işte gün boyunca çalıştı.
- Roger worked at any job he could find during the day.
Onlar buluşmaları süresince kayak yapmaya gittiler.
- They went skiing during their date.
Ders süresince telefonu çaldı.
- Her cellphone rang during class.
Yaz tatili sırasında sadece dinleneceğim.
- I'm just going to rest during the summer vacation.
Onun konuşması sırasında öğrenciler istekli olarak dinlediler.
- The pupils listened eagerly during his speech.
Yirmili yaşlarda birçok geç kadın yaz tatilleri esnasında yurt dışına gitmeyi planlıyorlar.
- Many young women in their 20s plan to go abroad during their summer holidays.
Ders esnasında Japonca konuşmamalısınız.
- You must not speak Japanese during the class.
O, seyahatleri sırasında çok sayıda etkileyici insanlarla tanıştı.
- He met many fascinating people in the course of his travels.