iletişimsizlik

listen to the pronunciation of iletişimsizlik
التركية - الإنجليزية

تعريف iletişimsizlik في التركية الإنجليزية القاموس.

iletişim
{i} communication

However, only the human community has verbal languages as a means of communication. - Ancak, sadece insan topluluğunun bir iletişim aracı olarak sözlü dili vardır.

What changes the world is communication, not information. - Dünyayı değiştiren bilgi değil iletişimdir.

iletişim
{i} transmission
iletişim
{i} touch

She'd like him to get in touch with her as soon as possible. - O, onun mümkün olan en kısa sürede onunla iletişim kurmasını istiyor.

I can't get touch in with him. - Onunla iletişim kuramam.

iletişim
(Bilgisayar) narrator
iletişim
telecommunications
iletişim
conversation

The setting influences the conversation. - Ortam iletişimi etkiler.

Social relationships influence conversations. - Sosyal ilişkiler iletişimi etkiler.

iletişim
(Askeri) command

Tom has a good command of French. - Tom'un iyi bir Fransızca iletişimi var.

He has a good command of English. - O, iyi derecede İngilizce iletişimine sahiptir.

iletişim
to contact
iletişim
communicate to
iletişim
channel
iletişim
(Hukuk) communication, telecommunications
iletişim
transport and communication
iletişim
communication bildirişim, haberleşme, komünikasyon
iletişim
communications

Tom has good communications skills. - Tom'un iyi iletişim becerileri var.

I've severed communications. - Ben iletişimi kestim.

التركية - التركية

تعريف iletişimsizlik في التركية التركية القاموس.

iletişim
Bireyler arasında ortak simgeler sistemiyle gerçekleştirilen anlam ve bilgi alışverişi
iletişim
Duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her türlü yolla başkalarına aktarılması, bildirişim, haberleşme, komünikasyon
iletişim
Telefon, telgraf, televizyon, radyo gibi araçlardan yararlanarak yürütülen bilgi alışverişi, bildirişim, haberleşme, komünikasyon
iletişim
komünikasyon