I bought these medications for my father.
- Bu ilaçları babam için aldım.
I can give you medication for the pain.
- Ağrı için sana ilaç verebilirim.
My older brother is planning to work at a drug factory.
- Ağabeyim, bir ilaç fabrikasında çalışmayı planlıyor.
The state is going to reform its drug policies.
- Devlet ilaç politikalarında reform yapacak.
She sells medicine in the pharmacy.
- O, eczanede ilaç satıyor.
These medicines should be taken three times a day.
- Bu ilaçlardan günde üç kez alınmalıdır.
Have you taken your pills?
- İlaçlarınızı aldınız mı?
The patient felt the worse for having taken the pills.
- Hasta ilaçları almasına rağmen kötü hissediyordu.
No medicine can cure this disease.
- Hiçbir ilaç bu hastalığı tedavi edemez.
I cured my cold with this medicine.
- Nezlemi bu ilaçla tedavi ettim.
Hot lemon with honey is a good remedy for colds.
- Ballı sıcak limon soğuk algınlığı için iyi bir ilaçtır.
Is there a home remedy for headache?
- Başağrısı için evde bir ilaç var mı?
More and more physicians have begun to use the new medicines.
- Gittikçe daha fazla doktor yeni ilaçlar kullanmaya başladı.
The physician prescribed his patient some medicine.
- Doktor hastasına biraz ilaç yazdı.