ikilisi

listen to the pronunciation of ikilisi
التركية - الإنجليزية
duo
A twosome, especially musicians
Any cocktail consisting of a spirit and a liqueur
two items of the same kind
An ensemble consisting of two musicians
Two musicians who play duets together Duos often play sonata duets for violin and piano, two pianos (or one piano with four hands), or violin and cello
Movements involving two people
a pair who associate with one another; "the engaged couple"; "an inseparable twosome"
a musical composition for two performers
You can refer to two people together as a duo, especially when they have something in common. Britain's former golden Olympic duo of Linford Christie and Sally Gunnell
twosome, especially musicians
A duo is two musicians, singers, or other performers who perform together as a pair. a famous dancing and singing duo
{i} duet (Music); pair, couple
two performers or singers who perform together
differentiated paper manufactured for folding whose surfaces have been differentiated Duo paper may be either plain or patterned The surfaces of plain duo are each printed a different plain colour One surface of patterned duo is printed with a pattern and the other with a plain colour
A composition for two performers; a duet
Microfilming method which uses only one-half a 16mrn microfilm roll at a time
ikili
dual

Only in love are unity and duality not in conflict. - Birlik ve ikilik yalnızca aşkta çatışma içinde değildir.

ikili
binary

There are 10 types of people in the world: those who understand binary, and those who don't. - Dünya üzerinde 10 çeşit insan vardır: ikilik sistemi anlayanlar ve anlamayanlar.

The number 2015 is represented as 11111011111 in binary. - 2015 numarası ikili olarak 11111011111 olarak gösterilir.

ikili
{i} two

Linda's husband was two-timing her. - Linda'nın kocası ona karşı ikili oynuyordu.

Tom led a double life. He was the father of two families who knew nothing about each other. - Tom ikili bir hayat sürdü. Birbirleriyle ilgili hiçbir şey bilmeyen iki ailenin babasıydı.

ikili
couple
ikili
(Matematik) pair

The teacher asked the students to practice the dialogue in pairs. - Öğretmen öğrencilerin ikili grup halinde diyaloğu patik yapmalarını istedi.

ikili
(Biyokimya) paired
ikili
(Biyokimya) dimer
ikili
pairwise
ikili
two-up
ikili
(Tıp) dichotomous
ikili
doublet
ikili
two-piece
ikili
duplicate
ikili
bilateral
ikili
duo

Tom and Mary are a musical duo. - Tom ve Mary müzikal bir ikilidir.

ikili
twain
ikili
twin
ikili
twosome
ikili
tandem
ikili
double, made up of two identical parts
ikili
duplex
ikili
duple
ikili
deuce
ikili
(something) which holds two measures or things
ikili
bipartite
ikili
having two parts, bipartite; double, dual; bilateral; binary; twosome; couple; two, deuce; duet; duo; pair
ikili
bilateral (agreement, treaty)
ikili
(a) two (playing card or domino)
ikili
double

Sami was living a double life. - Sami ikili bir hayat yaşıyordu.

Tom led a double life. He was the father of two families who knew nothing about each other. - Tom ikili bir hayat sürdü. Birbirleriyle ilgili hiçbir şey bilmeyen iki ailenin babasıydı.

التركية - التركية

تعريف ikilisi في التركية التركية القاموس.

ikili
İki yan arasında yapılmış
ikili
İki kişiden oluşmuş topluluk
ikili
İki çalgı veya iki ses için düzenlenmiş müzik parçası, duo
ikili
İki parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden iki tane bulunan
ikili
İskambil, domino gibi oyunlarda iki işareti bulunan (kâğıt veya pul)
ikili
İki parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden iki tane bulunan. İskambil, domino gibi oyunlarda iki işareti bulunan (kâğıt veya pul). İki yan arasında yapılmış. İki çalgı veya iki ses için düzenlenmiş müzik parçası, düet. İki kişiden oluşmuş topluluk
ikili
Düo
ikili
At yarışlarında aynı koşunun birincisi ile ikincisini tahmin ederek oynanan oyun
ikili
At yarışlarında aynı koşunun birincisi ile ikincisini tahmin ederek oynanan oyun: "İkili, bir liraya iki yüz yirmi lira verdi."- N. Cumalı
ikili
duo
İkili
(Osmanlı Dönemi) SÜNAÎ
ikilisi
المفضلات