Tom made one serious omission.
- Tom ciddi bir ihmalde bulundu.
Tom neglected his work.
- Tom işini ihmal etti.
Tom neglected his family.
- Tom ailesini ihmal etti.
I'm displeased at your negligence.
- Ben senin ihmalinden hoşnut değilim.
The opposition accused the prime minister of negligence.
- Muhalefet başbakanı ihmalkarlıkla suçladı.
Mary has been neglecting her children.
- Mary çocuklarını ihmal ediyor.
Tom has been neglecting his work lately.
- Tom son zamanlarda işini ihmal ediyor.
It was careless of you to forget your homework.
- Ev ödevini unutman senin ihmalkarlığındı.
It was careless of you to forget your homework.
- Ödevini unutman ihmalkarlıktı.
He was blamed for neglect of duty.
- O, görevini ihmal etmekle suçlandı.
Tom was accused of neglecting his duty.
- Tom görevini ihmal etmekle suçlandı.
The neglected room remained unoccupied.
- İhmal edilen oda boş kaldı.
The new park turned into one of the most neglected places in the city.
- Yeni park, kentin en çok ihmal edilen yerlerinden birine dönüştü.
I regret having neglected my health.
- Sağlığımı ihmal ettiğim için pişmanım.
Tom neglected his family.
- Tom ailesini ihmal etti.