He was surprised to hear a cry from within.
- İçeriden bir çığlık duyduğuna şaşırmıştı.
The door was locked from the inside.
- Kapı içeriden kilitliydi.
It was an inside job.
- İçeriden birinin yardımıyla işlenmiş bir suçtu.
Keep the kids indoors.
- Çocukları içeride tutun.
We are eating breakfast indoors.
- Biz içeride kahvaltı ediyoruz.
We spent all day indoors.
- Biz bütün günü içeride geçirdik.
I prefer to stay indoors.
- Ben içeride kalmayı tercih ederim.
Tom should be here within fifteen minutes.
- Tom on beş dakika içerisinde burada olmalı.
The police were at Tom's door within three minutes after the phone call.
- Telefon aramasından sonra üç dakika içerisinde polisler Tom'un kapısındaydılar.