hoşlandım

listen to the pronunciation of hoşlandım
التركية - الإنجليزية
I like
hoşlan
enjoy

Felicja enjoys watching TV. - Felicja, TV izlemekten hoşlanır.

Most young adults enjoy going out at night. - Çoğu genç yetişkin geceleyin dışarı çıkmaktan hoşlanır.

senden hoşlandım
i like you
hoşlan
care for

I don't care for sports. - Sporlardan hoşlanmam.

I don't care for foreign food. - Ben yabancı yemekten hoşlanmam.

hoşlan
{f} liking

Fred took a liking to Jane and started dating her. - Fred Jane'den hoşlanmaya başladı ve onunla çıkmaya başladı.

What's the difference between liking and loving someone? - Birinden hoşlanmak ve birini sevmek arasındaki fark nedir?

senden çok hoşlandım
i like you very much
hoşlandım
المفضلات