Her yerde gizli kameralar vardı.
- There were hidden cameras everywhere.
Tom Mary'nin arabasına zorla girdi ve sürücü koltuğunun altında gizli olan şeyi çaldı.
- Tom broke into Mary's car and stole what was hidden under the driver's seat.
Tom paranın nerede saklı olduğunu biliyor.
- Tom knows where the money is hidden.
Orada saklı hazineler olduğu dedikodusu yapılıyor.
- It is rumored there are treasures hidden there.
Kedi çalıların içinde gizlenmiş yatıyordu.
- The cat lay hidden in the bushes.
Duvarlar sarmaşık tarafından gizlenmiştir.
- The walls are hidden by ivy.
Para döşeme tahtalarının altında gizlenmişti.
- The money was hidden beneath the floorboards.
Şimdi, dağ bulutlar tarafından gizlenmiştir.
- Now the mountain is hidden by the clouds.
hidden talents.