hi̇per

listen to the pronunciation of hi̇per
التركية - الإنجليزية

تعريف hi̇per في التركية الإنجليزية القاموس.

hiper
hyper-
hiper
hyper

Tom said that Mary was hyperactive. - Tom, Mary'nin hiperaktif olduğunu söyledi.

Is your toddler hyperactive? - Senin çocuk hiperaktif mi?

hiper bağ
hyperlink
hiper link
hyper-link
hiper metin
hypertext
hiper ortam
(Bilgisayar) hypermedia
hiper uçbirim
hyperterminal
hiper asit
(Tıp) hyperacid
hiper bağ içerik mönüsü
hyperlink context menu
hiper bağ mönüsü
hyperlink menu
hiper düzlem
(Matematik) hyperplane
hiper enflasyonist ekonomiler
(Ticaret) hyperinflationary economies
hiper hız
(Havacılık) hypervelocity
hiper hız kademesi
(Havacılık) hypervelocity range
hiper kart
hypercard
hiper metin işaret dili
hyper text mark-up language
hiper oytektoid çelik
(Havacılık) hyper-eutectoid steel
hiper refleks
(Pisikoloji, Ruhbilim) hyper reflexia
hiper refleksiyon
(Tıp) hyper reflection
hiper tiroid
(Tıp) graves' disease
hiper vantilasyon
(Havacılık) hyperventilation
hiper öğrenme
(Pisikoloji, Ruhbilim) hyperlearning
hiper-
(Denizbilim) hyper-
التركية - التركية
(Hukuk) Fazlalık ifade eden bir
hiper enflasyon
(Ekonomi) Hiper enflasyon, enflasyonun yılda yüzde 1000 sınırını aştığı anlardaki halidir. "Dörtnala enflasyon" olarak da adlandırılır. Paranın değerinin yitirdiği en şiddetli enflasyon biçimidir. İktisat tarihinde çoğunlukla savaş ya da sonrasında ortaya çıkmış ve yeni bir para biriminin kurulmasını zorunlu hale getirmiştir. En önemli örneği 2. Dünya Savaşı sonlarında Almanya'da görünen enflasyondur
hi̇per
المفضلات