heyecanlandırarak

listen to the pronunciation of heyecanlandırarak
التركية - الإنجليزية
excitingly
pathetic
heyecanlan
{f} thrill

Tom will be thrilled to see you. - Tom seni görmekten heyecanlanacak.

He's thrilled with his new job. - O, yeni işinde heyecanlanıyor.

heyecanlan
{f} thrilled

My cat is thrilled with joy when she gets fish for dinner. - Kedi akşam yemeği için balık aldığında sevinçten heyecanlandı.

He's thrilled with his new job. - O, yeni işinde heyecanlanıyor.

heyecanlan
{f} thrilling
heyecanlan
{f} twittering
heyecanlan
twitter
heyecanlandırarak
المفضلات