Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Tom Mary'ye hiç mücevherat vermedi.
- Tom has never given Mary any jewelry.
Tom kesinlikle mücevherata çok para harcıyor.
- Tom certainly spends a lot of money on jewelry.
Mary herhangi bir takı takmadı.
- Mary didn't wear any jewelry.
Ben gümüş takılarımı takıyorum.
- I am wearing my silver jewelry.
Onun mücevher kutusunu elden çıkarmak zorunda kaldı.
- She had to part with her jewelry box.
Kutu bazı eski mücevherler içeriyor.
- The box contains some old jewelry.