Tom, ailesi tarafından destekleniyor.
- Tom is supported by his family.
Köprü on kolonla destekleniyor.
- The bridge is supported by 10 posts.
Duvar tarafından desteklenen tüm tavan onunla birlikte çöktü.
- The entire ceiling, which was supported by the wall, collapsed together with it.
Onu desteklediğime inandırdım.
- I made believe that I supported him.
Birçok lider uzlaşmayı destekledi.
- Many leaders supported the compromise.
Ben her zaman çok destekli hissediyorum.
- I always feel very supported.