الإنجليزية - التركية
تعريف heer في الإنجليزية التركية القاموس.
- Hair
- {i} saç
Kahverengi saçın çok güzel olduğunu düşünüyor musun?
-Do you think that brown hair is very beautiful?
Kızın altın saçı var.
-The girl has golden hair.
- Hair
- {i} tüy
Onun tüylü bir göğsü var.
-He has a hairy chest.
Hayalet görünce öyle korktum ki tüylerim diken diken oldu.
-When I saw the ghost, I was so frightened that my hair stood on end.
- Hair
- {i} kıl
Tom'un kıllı kolları yok.
-Tom doesn't have hairy arms.
Kıllılığın erkekliğin bir sembolü olduğunu düşünüyorum, bu yüzden gerçekten seviyorum.
-I think hairiness is a symbol of masculinity, so I really like it.
- Hair
- {i} saçlar
Piotr'un saçları siyahtır ama Lech'in saçları sarıdır.
-Piotr has black hair but Lech has blond hair.
Saçlarım Jane'inkinden daha uzun.
-My hair is longer than Jane's is.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف heer في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- A yarn measure of six hundred yards or &frac1x24; of a spindle
- Hair
heer
التركية النطق
hiırالنطق
/ˈhēər/ /ˈhiːɜr/
Resimler
السابق
المفضلات