hazırlıklar

listen to the pronunciation of hazırlıklar
التركية - الإنجليزية
dispositions
arrengements
arrangements

We must make arrangements with them beforehand. - Onlarla önceden hazırlıklar yapmalıyız.

hazırlık
preparation

He failed in the examination for lack of preparation. - Hazırlık eksikliğinden sınavda başarısız oldu.

We have to finish preparations for the party by tomorrow. - Biz yarına kadar parti hazırlıklarını bitirmek zorundayız.

hazırlık
provision
hazırlık
arrangement

We must make arrangements with them beforehand. - Onlarla önceden hazırlıklar yapmalıyız.

hazırlık
prep

How much money was saved in preparation for the summer vacation? - Yaz tatiline hazırlık için ne kadar para biriktirildi?

Tom hadn't been prepared for that. - Tom onun için hazırlıklı değildi.

hazırlık
preliminary
hazırlık
arrange

We must make arrangements with them beforehand. - Onlarla önceden hazırlıklar yapmalıyız.

hazırlık
(Jeoloji,Madencilik) development
hazırlık
Providence
hazırlık
(Hukuk) preparatory
hazırlık
preparative
hazırlık
stand by
hazırlık
readiness; preparation, arrangement
hazırlık
preparedness
hazırlık
standby
التركية - التركية
(Hukuk) İSTİHZARAT
Hazırlık
(Osmanlı Dönemi) ATAD
Hazırlık
(Osmanlı Dönemi) İ'BA'
Hazırlık
anıklık
hazırlık
Hazırlanmak için gereken şeyler veya durumlar
hazırlıklar
المفضلات