having no limits; unbounded; boundless

listen to the pronunciation of having no limits; unbounded; boundless
الإنجليزية - التركية

تعريف having no limits; unbounded; boundless في الإنجليزية التركية القاموس.

limitless
{s} sınırsız

Uygarlık gereksiz ihtiyaçların sınırsız çarpmasıdır. - Civilization is the limitless multiplication of unnecessary necessities.

Doğal kaynaklar sınırsız değildir. - Natural resources are not limitless.

limitless
vasi
limitless
çok büyük
limitless
hudutsuz
limitless
bitimsiz
limitless
{s} sayısız
limitless
son derece
limitless
{s} uçsuz bucaksız
limitless
{s} sonsuz
الإنجليزية - الإنجليزية
limitless
having no limits; unbounded; boundless
المفضلات