Biz genellikle, bizimkinin aslında trajik bir çağ olduğunun söylenildiğini duyuyoruz.
- We often hear it said that ours is essentially a tragic age.
Buna bir saray diyen küstahtır. Aslında bu büyük bir ev.
- It's presumptuous to call this a palace. Essentially, it's a big house.
Komite genellikle profesörlerden oluşmaktadır.
- The committee is composed chiefly of professors.
Genellikle öngörülemeyen hava tarafından kazaya sebep olundu.
- The accident was caused chiefly by the unpredictable weather.
Kazanın başlıca nedeni öngörülemeyen havaydı.
- The accident was caused chiefly by the unpredictable weather.
Bu kitap en çok pasif içiciliğin etkileriyle ilgilenmektedir.
- This book is chiefly concerned with the effects of secondhand smoking.
Benzetme esasen doğrudur.
- The analogy is essentially correct.
This book is chiefly concerned with the effects of secondhand smoking.
- Das Buch beschäftigt sich hauptsächlich mit den Auswirkungen des Passivrauchens.