The earth can satisfy our needs but not our greed.
- Dünya ihtiyaçlarımızı tatmin edebilir ancak hırsımızı değil.
Greed makes people do strange things.
- Hırs insanlara tuhaf şeyler yaptırır.
We defy our foes, for our passion makes us strong!
- Hırs bizi güçlü yaptığı için biz düşmanlarımıza meydan okuruz!
She is very intelligent and passionate.
- O çok zeki ve hırslı.
Ambition drove him to murder.
- Hırs onu cinayete sürükledi.
Mary wanted to marry a man with ambition.
- Mary hırslı bir adamla evlenmek istiyordu.
Tom is an avid fisherman.
- Tom hırslı bir balıkçı.
Tom is an avid tennis player.
- Tom hırslı bir tenis oyuncusu.